Geçen haftalarda yaptığımız günübirlik Edirne gezisinden objektifime ilk olarak Mimar Sinan'nın müthiş eseri Selimiye Camii takıldı.
Beş asıra yaklaşan geçmişiyle zamana meydan okuyan, dimdik ayakta duran heybetiyle insanı kendine hayran bırakan, teknik özelliklerindeki üstünlük ve ayrıcalıklarla Osmanlı mimarisini göklere çıkaran, şehir siluetindeki hakimiyetini açıkça belli eden ihtişamıyla herkesi büyüleyen Selimiye, Osmanlı Saltanatı'nın Edirne'ye en büyük armağanı olarak kubbesinden minarelerine, süslemelerinden akustiğine kadar eşsiz bir değer...
Mimar Sinan‘ın 80 yaşında yarattığı ve “ustalık eserim“ diye nitelediği yapıt olan Selimiye Camii, Osmanlı-Türk mimarlık tarihinin olduğu kadar, dünya mimarlık tarihinin de baş yapıtları arasında gösterilmektedir.
İnce ve zarif 4 minareye sahip büyük kubbesiyle görkemli Camii, iç tasarımında kullanılan ve döneminin en iyi örnekleri olan taş, mermer, ahşap, sedef ve özellikle çini motifleri ve ince işçilikleri ile kubbe ve kemerlerindeki kalem işleri, mermer döşemeli avlusu ve yapıyla bağlantılı el yazması kütüphanesi, eğitim kurumları, dış avlusu ve arastası ile bir sanat türünün zirvesini temsil etmektedir.
Sizi camiiye ait fotoğraflarımla başbaşa bırakırken gitmeyenlere yakınlığı ile günübirlik ziyaret edip çarşısı, camiileri, külliyeleri ve nefis ciğeri ile tanışmak üzere Edirne'ye gitmelerini öneriyorum.
Bu arada iyi h.sonları efendim :))
selimiyecamii.com
3 yorum:
Güzel bir tanıtım, bize de kısmet olur inşallah
harika fotoğraflar çekmişsiniz, bir gün inşallah yakından da görebilirim :))
daha önce gitmiş görmüş,ciğerinden yemiş biri olarak imrendim!
yine gitsem...
Yorum Gönder